düşman kardeş
gözlerim kararır alımlı göklerinde
ne bakışlarım ne dilimdeki söz elverdiğinde
ilk duvara silerdim elimde eriyen gecenin izlerini
böyle anlarda sevdim kendimi
dünyanın zirvesindeki uykuya yumuşak iniş yapana değin
ayakta kalmak ne zormuş diye inler
bir küçücük tanrıcık gibi titrerdim gönüllü
düşman kardeşim seçtiğim korkular
ilk kez kaçırdığın gözlerinde meşrulaştılar
gençlik günlerimizi hatırladım birden
odamda boğulan adamın son dileği
teras gülünün damdaki kediye aşkı
kimse bizden cesur değilken tutulmuştum sana
gençliğime gün biçen cansuyumdan içen
bedel olması umuduyla beslediğim
vahşi hayvan misali gönlümde
dokunduğumda yarına dair yalanlarına
iz bırakmayan bir elveda gibi resmin yer aldı duvarımda
solumayı öğrenen ölü asaletiyle
geceler kurban almaya devam ediyor şimdi
Kasım 1996 - Haziran 2004
Nefes alıp veren, yaşayan şiirleri seviyorum.
YanıtlaSilHissettiğiniz duygular da, bu duyguları kelimelere vuruş şekliniz de çok hoş. Ne yazık ki herkes "böyle duygu"lanamıyor, her duygulanan böyle yazamıyor.
Ellerinize sağlık.