24 Ekim 2007 Çarşamba

Mahremiyet ve mahrumiyet ilişkisi...

Ellerinden şimdilik ancak bu kadarı geldiği için, bir yandan rutine bağlanmış hayatlar yaşarken, öte yandan da talihsizliklerinin ciddiye alınmasını istemek cesaretini gösterebilen insanların "merak ve heyecan ve samimiyet" konusundaki modern çaresizliğinin fotoğrafını çekmek...

"Güçlü insanlar anlaşılmaz şeyler yaparlar": Mutsuz sevişme denemeleri ve ciddi iletişimsizlik sahneleriyle dolu hayatlar yaşayan insanların, henüz tam adını koyamadıkları bir umutla sürdürdükleri samimi, ama bir o kadar da tehlikeli bir mücadeleyi anlatıyor…

Bilinçli hayatlarımızın akışını, dile getirilebilen ve arkasında durulabilen istekler yönetiyorsa eğer, mahrumiyetlerimizle mücadele edebilmenin bir yolu da, normal koşullarda kendimizden beklemeyeceğimiz bir "zamane korsanı" cesaretiyle, mahremiyet duvarlarımızı tanımadığımız insanlarla bile tartışmaya başlayabilmektir belki de…

Bazen gülümseyerek "kendimden beklemezdim bunu" diyebilmek lazım... Ne de olsa, yanılmış olmaya değen yanılgılar güzeldir...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder